PARİS — Perşembe günü Fransız milletvekilleri, ABD Yüksek Mahkemesinin bu yaz Roe v. Wade’i bozma kararına doğrudan bir yanıt olarak tasarlanan bir hareketle, kürtaj haklarının ülke Anayasasında yer almasına yönelik bir öneriyi desteklediler.
Ancak Fransız Parlamentosu’nun alt ve daha güçlü meclisi olan Ulusal Meclis tarafından kabul edilen yasa tasarısı, Anayasa değiştirilmeden önce karmaşık bir yasama sürecinden geçmek zorunda kalacak ve Senato’da olası bir muhalefetle karşı karşıya kalacak ve bu da ona yeterli zaman bırakacak. milletvekilleri veya seçmenler için nihayetinde reddetme fırsatı.
Yine de Perşembe günkü oylama, Fransa’nın Avrupalı komşularında kürtaj hakkına giderek daha fazla meydan okunduğu bir dönemde sembolik bir dönüm noktası oldu. İtalya’da, yeni aşırı sağ hükümetin aile bakanı kürtaja karşı konuştu, İspanya’da birçok doktor prosedürleri reddediyor ve geçen yıl Polonya kürtaja neredeyse tamamen yasak getirdi.
Tasarıyı destekleyen aşırı solcu France Unbowed partisinin başkanı Mathilde Panot, Ulusal Meclis’te yaptığı konuşmada, “Kimse geleceği tahmin edemez,” dedi ve teklifin “kadın hakları savunulduğunda bizi saran korkuyu ortadan kaldırmak” anlamına geldiğini ekledi. başka bir yerde saldırı altındalar.”
Kürtajı anayasal bir hak haline getirme çabası, Haziran ayında Amerika Birleşik Devletleri’nde kürtaj haklarının geri alınmasıyla alevlendi.
Adalet Bakanı Éric Dupond-Moretti Perşembe günü yaptığı açıklamada, “Tarih, hafife alınan ancak yine de olaylar, krizler veya yer sarsıntılarıyla bir kalem darbesiyle yok edilen temel özgürlüklerin örnekleriyle doludur.” “Kadın hakları söz konusu olduğunda bu daha da doğrudur.”
Fransa’da kürtaj, Roe v. Wade’den iki yıl sonra, 1975’te Simone Veil tarafından savunulan dönüm noktası niteliğindeki bir yasa uyarınca suç olmaktan çıkarıldı. Bugün hiçbir siyasi parti bu yasallaştırmayı sorgulamasa da, Perşembe günü Anayasa’da değişiklik yapılıp yapılmayacağına dair tartışmalar hararetliydi.
Fransa Adalet Bakanı Éric Dupond-Moretti Perşembe günü yaptığı açıklamada, “Tarih, verili kabul edilen ancak yine de bir kalem darbesiyle yok edilen temel özgürlüklerin örnekleriyle doludur.” Kredi… Sarah Meyssonnier/Reuters
Bazı milletvekilleri, Fransa’da kürtaj hakları tehdit edilmediği için böyle bir hareketin gereksiz olduğunu savunurken, diğerleri tasarının geniş ifadesinin, şu anda 14 hafta olan hamileliği sona erdirmek için yasal sınırların daha da genişletilmesine izin verebileceğinden şikayet etti.
Çekimser kalan merkez sağ milletvekili Fabien Di Filippo, “muhtemelen süresiz bir hakka kapı açmak isteyenleri” kınadı.
Tasarıyı değiştirmek için, birçoğu göç ve çevre gibi ilgisiz konular da dahil olmak üzere, bazen bir filibuster gibi görünen yüzlerce değişiklik öne sürüldü.
Bıkkın bir merkezci milletvekili Bertrand Pancher meslektaşlarına, “Bu sabahki bu tür tartışmaların bize herhangi bir itibar kazandırdığına inanmıyorum,” dedi ve önemli bir tartışmanın olmamasından yakınıyordu.
Tartışmada milletvekillerinin gözle görülür bir şekilde duygulandığı anlar da oldu.
Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un partisi Rönesans’ın Ulusal Meclis’teki lideri Aurore Bergé, meslektaşlarına annesinin hala suç sayıldığı bir dönemde gerçekleşen tehlikeli ve sancılı kürtajı anlattı.
Bayan Bergé, milletvekillerini “tüm kadınlar adına, savaşan tüm annelerimiz adına, umarım artık savaşmak zorunda kalmayan tüm kızlarımız adına” tasarıyı oylamaya çağırdı.
İlk taslak, doğum kontrol hakkının da anayasallaştırılmasına yönelik bir öneri içeriyordu. Ancak solcu milletvekilleri, Parlamento’da görece çoğunluğa sahip olan Rönesans ile, tasarının gelecekteki Senato onayını güvence altına alma umuduyla, öneriyi geri çekme ve bunun yerine yalnızca kürtaj haklarına odaklanma konusunda anlaşmaya vardı.
Tartışma gününden sonra, yasa tasarısı ezici bir çoğunlukla 337’ye karşı 32, 18 çekimser oyla kabul edildi. Aksi takdirde hiziplere ayrılmış bir Parlamentoda iki partililiğin nadir bir örneğiydi.
Fransa’nın en saygın anket kuruluşlarından biri olan IFOP tarafından bu yaz yapılan bir ankete göre, Fransızların yüzde 80’den fazlası kürtaj haklarının Anayasa kapsamında korunmasından yana. Tasarıyı destekleyen yakın tarihli bir dilekçe 160.000’den fazla kişi tarafından imzalandı.
Ancak yasa tasarısı bu kadar ileri giderse, kürtaj hakkının Anayasa’ya girmesine daha aylar olabilir.
Tasarı şimdi, geçen ay bir grup senatörün benzer bir öneri sunmasıyla yaptığı gibi, onu reddedebilecek olan sağ eğilimli Senato’ya gidiyor. Tasarı Senato’dan geçse bile, Anayasa değişikliği prosedürlerine uygun olarak ülke çapında bir referandumda onaylanması gerekecek – öngörülemeyen siyasi sonuçlara yol açabilecek hantal bir süreç.
Bu yıl Fransız Parlamentosu, hararetli bir siyasi tartışmanın ortasında ve Bay Macron’un bu konudaki suskunluğuna rağmen, hamileliği 12 haftadan 14 haftaya çıkarmak için meşru sınırlarını uzattı. Ancak Fransa’nın yeni zaman çerçevesi, 24 hafta olarak ayarlandığı Hollanda ve İngiltere gibi bazı Avrupa ülkelerindekinden daha düşük olmaya devam ediyor.
-
Ancak Fransız Parlamentosu’nun alt ve daha güçlü meclisi olan Ulusal Meclis tarafından kabul edilen yasa tasarısı, Anayasa değiştirilmeden önce karmaşık bir yasama sürecinden geçmek zorunda kalacak ve Senato’da olası bir muhalefetle karşı karşıya kalacak ve bu da ona yeterli zaman bırakacak. milletvekilleri veya seçmenler için nihayetinde reddetme fırsatı.
Yine de Perşembe günkü oylama, Fransa’nın Avrupalı komşularında kürtaj hakkına giderek daha fazla meydan okunduğu bir dönemde sembolik bir dönüm noktası oldu. İtalya’da, yeni aşırı sağ hükümetin aile bakanı kürtaja karşı konuştu, İspanya’da birçok doktor prosedürleri reddediyor ve geçen yıl Polonya kürtaja neredeyse tamamen yasak getirdi.
Tasarıyı destekleyen aşırı solcu France Unbowed partisinin başkanı Mathilde Panot, Ulusal Meclis’te yaptığı konuşmada, “Kimse geleceği tahmin edemez,” dedi ve teklifin “kadın hakları savunulduğunda bizi saran korkuyu ortadan kaldırmak” anlamına geldiğini ekledi. başka bir yerde saldırı altındalar.”
Kürtajı anayasal bir hak haline getirme çabası, Haziran ayında Amerika Birleşik Devletleri’nde kürtaj haklarının geri alınmasıyla alevlendi.
Adalet Bakanı Éric Dupond-Moretti Perşembe günü yaptığı açıklamada, “Tarih, hafife alınan ancak yine de olaylar, krizler veya yer sarsıntılarıyla bir kalem darbesiyle yok edilen temel özgürlüklerin örnekleriyle doludur.” “Kadın hakları söz konusu olduğunda bu daha da doğrudur.”
Fransa’da kürtaj, Roe v. Wade’den iki yıl sonra, 1975’te Simone Veil tarafından savunulan dönüm noktası niteliğindeki bir yasa uyarınca suç olmaktan çıkarıldı. Bugün hiçbir siyasi parti bu yasallaştırmayı sorgulamasa da, Perşembe günü Anayasa’da değişiklik yapılıp yapılmayacağına dair tartışmalar hararetliydi.
Fransa Adalet Bakanı Éric Dupond-Moretti Perşembe günü yaptığı açıklamada, “Tarih, verili kabul edilen ancak yine de bir kalem darbesiyle yok edilen temel özgürlüklerin örnekleriyle doludur.” Kredi… Sarah Meyssonnier/Reuters
Bazı milletvekilleri, Fransa’da kürtaj hakları tehdit edilmediği için böyle bir hareketin gereksiz olduğunu savunurken, diğerleri tasarının geniş ifadesinin, şu anda 14 hafta olan hamileliği sona erdirmek için yasal sınırların daha da genişletilmesine izin verebileceğinden şikayet etti.
Çekimser kalan merkez sağ milletvekili Fabien Di Filippo, “muhtemelen süresiz bir hakka kapı açmak isteyenleri” kınadı.
Tasarıyı değiştirmek için, birçoğu göç ve çevre gibi ilgisiz konular da dahil olmak üzere, bazen bir filibuster gibi görünen yüzlerce değişiklik öne sürüldü.
Bıkkın bir merkezci milletvekili Bertrand Pancher meslektaşlarına, “Bu sabahki bu tür tartışmaların bize herhangi bir itibar kazandırdığına inanmıyorum,” dedi ve önemli bir tartışmanın olmamasından yakınıyordu.
Tartışmada milletvekillerinin gözle görülür bir şekilde duygulandığı anlar da oldu.
Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un partisi Rönesans’ın Ulusal Meclis’teki lideri Aurore Bergé, meslektaşlarına annesinin hala suç sayıldığı bir dönemde gerçekleşen tehlikeli ve sancılı kürtajı anlattı.
Bayan Bergé, milletvekillerini “tüm kadınlar adına, savaşan tüm annelerimiz adına, umarım artık savaşmak zorunda kalmayan tüm kızlarımız adına” tasarıyı oylamaya çağırdı.
İlk taslak, doğum kontrol hakkının da anayasallaştırılmasına yönelik bir öneri içeriyordu. Ancak solcu milletvekilleri, Parlamento’da görece çoğunluğa sahip olan Rönesans ile, tasarının gelecekteki Senato onayını güvence altına alma umuduyla, öneriyi geri çekme ve bunun yerine yalnızca kürtaj haklarına odaklanma konusunda anlaşmaya vardı.
Tartışma gününden sonra, yasa tasarısı ezici bir çoğunlukla 337’ye karşı 32, 18 çekimser oyla kabul edildi. Aksi takdirde hiziplere ayrılmış bir Parlamentoda iki partililiğin nadir bir örneğiydi.
Fransa’nın en saygın anket kuruluşlarından biri olan IFOP tarafından bu yaz yapılan bir ankete göre, Fransızların yüzde 80’den fazlası kürtaj haklarının Anayasa kapsamında korunmasından yana. Tasarıyı destekleyen yakın tarihli bir dilekçe 160.000’den fazla kişi tarafından imzalandı.
Ancak yasa tasarısı bu kadar ileri giderse, kürtaj hakkının Anayasa’ya girmesine daha aylar olabilir.
Tasarı şimdi, geçen ay bir grup senatörün benzer bir öneri sunmasıyla yaptığı gibi, onu reddedebilecek olan sağ eğilimli Senato’ya gidiyor. Tasarı Senato’dan geçse bile, Anayasa değişikliği prosedürlerine uygun olarak ülke çapında bir referandumda onaylanması gerekecek – öngörülemeyen siyasi sonuçlara yol açabilecek hantal bir süreç.
Bu yıl Fransız Parlamentosu, hararetli bir siyasi tartışmanın ortasında ve Bay Macron’un bu konudaki suskunluğuna rağmen, hamileliği 12 haftadan 14 haftaya çıkarmak için meşru sınırlarını uzattı. Ancak Fransa’nın yeni zaman çerçevesi, 24 hafta olarak ayarlandığı Hollanda ve İngiltere gibi bazı Avrupa ülkelerindekinden daha düşük olmaya devam ediyor.
-